29 Ocak 2015 Perşembe

Ebola Salgını İçin Yeni Uyarı: Virüs Mutasyona Uğramış Olabilir!


Ebola Salgını İçin Yeni Uyarı: Virüs Mutasyona Uğramış Olabilir!

Gine’deki Ebola salgınını gözlemleyen araştırmacılar, bu bölgedeki Ebola salgınına neden olan virüsün mutasyon geçirdiğini söylüyorlar. Fransa Pasteur Enstitüsünde görevli olan bilim insanları, bu yeni tip virüslerin daha çok bulaşıcı olup olmadığını araştırıyorlar. Şu ana dek Gine, Sierra Leone ve Liberya’da 22000’den fazla kişi Ebolaya yakalanmış, bu hastalardan 8795’i hayatını kaybetmişti.

Bilim insanları, Gine’deki hastalardan aldıkları yüzlerce kan örneğini virüsün mutasyonunu ve nasıl değiştiğini öğrenmek için inceleyecek. Alınan örneklerin analizi sonucunda virüsün hangi koşullarda mutasyona uğradığı ve insan arasında daha kolay aktarılıp aktarılmayacağı konularının açıklığa kavuşturulması bekleniyor. Genetikçi Dr. Anavaj Sakuntabhai:

“Bu analiz olabilecek yeni vakaların teşhisinde ve tedavisinde önem arz ediyor. Ebola ile mücadele edebilmek için, virüsün genetik yapısının hangi koşullarda ve nasıl değiştiğini iyi takip edebilmemiz gerekiyor.”

Yüzlerce kan örneği, Ebola virüsünün nasıl değiştiğine dair bilgi edinmek için incelenecek.

Esasında virüslerin belli bir zaman içerisinde genetik yapısının değişmesi, çok da az rastlanan bir şey değil. Ebola, bilindiği üzere HIV ya da grip gibi bir RNA virüsü ve bu tip RNA virüsleri, diğer virüslere göre daha sık ve kolay mutasyona uğrayabiliyor. Bu mutasyonlar, virüsü, yeni yayılım alanlarına çok daha adaptif yapabiliyor ve insanlara bulaşma riskini artırabiliyor.

Anavaj Sakuntabhai;

“Bu mutasyona uğramış olduğunu düşündüğümüz Ebola virüslerinin neden olduğu birkaç vaka ile karşılaştık, ancak bunlar asemptomatik, yani hiçbir belirti vermeyen şekildeydi. Bu insanlar, virüsün çok daha hızlı yayılmasına sebep olabilir, ancak henüz bunu kesin olarak bilmiyoruz. Virüs daha az ölümcül bir hâl almış, fakat daha kolay bulaşabilecek duruma gelmiş de olabilir. En çok korktuğumuz nokta, virüsün ölümcüllüğünü koruyup çok daha bulaşıcı bir duruma gelmesi.”

Nottingham Üniversitesinde virüs bilimci olan Profesör Jonathan Bell:

“Belirti vermeyen yeni vakaların görüldüğünü biliyoruz. Ancak bundan daha fazlası görüp görmeyeceğimizi şu aşamada anlamak zordur. Ebola belirtisi taşıyan hastaların sayısı gün geçtikçe artabilir, ancak herhangi bir belirtisi görülmeyip bu hastalar çok kolay kaybedilebilir.”

Gine'de yeni bir salgın başladı ve Sierra Leone ile Liberya'da yayılmaya devam ediyor.

Diğer bir endişe ise virüsün yayılmak için çok daha geniş alanlar bulması ve hava yolu ile bulaşabilecek bir yapıya bürünmesi. Ancak bunları kesinlikle iddia edebilmek için yeterli kanıt yok. Virüsün şu an nasıl bulaştığı hakkında kabul edilen en geçerli yol, hasta kimsenin vücut sıvıları ile direk temas. Bu nedenle hasta insanlarla teması kesinlikle kesmemiz gerekiyor.

Araştırmacılar virüsteki değişiklikleri gözlemek için genetik sıralama adı verilen bir yöntem kullanıyorlar. Şu ana dek Gine’den alınan 20 kan örneğini bu yöntemde kullanmak üzere analiz ettiler. Diğer 600 örnek ise önümüzdeki günlerde gönderilmek üzere laboratuvarlarda bekletiliyor. Bundan önceki bir çalışma, Sierra Leone’de salgının ilk 24 gününde virüsün dikkate değer bir biçimde mutasyona uğradığını göstermişti.

Şüphesiz ki virüslerdeki bu mutasyona uğrayabilme ve kolaylıkla genetik yapının değişme özelliği, bulaşıcılık, tedaviye ve ilaçlara yanıt verme ve iyileşen hastaların plazmasının hastalara verilmesi gibi yöntemleri etkiliyor.

Küresel Bir Problem

Araştırma, ayrıca bilim insanlarına bazı hastaların neden kolaylıkla hayatta kaldığı ve bazılarının da Ebolaya direnemediği hakkında geniş bir bakış açısı kazandırıyor.  Bu yeni salgında, hastaların hayatta kalma oranı yaklaşık %40. Yeni araştırmaların, Ebolaya karşı insanları koruma ve aşı çalışmalarının daha da geliştirilmesine yardım edebileceği düşünülüyor. Pasteur Enstitüsündeki araştırmacılar, sene sonuna kadar insanlar üzerinde denenebilecek iki yeni aşı geliştiriyorlar.

Araştırma neden bazı insanların Ebolaya karşı daha dayanıklı olduğunu açıklamakta başarılı olabilir.

Bunlardan biri yaygın olarak kullanılan kızamık aşısının değiştirilmiş hâli. Bu aşıda virüsün zararsız formları sağlıklı bireye enjekte ediliyor ve bireyin immünolojik cevap geliştirmesi bekleniyor. Ebolanın sadece Afrika için değil, tüm dünya için bir tehdit olduğunu düşünürsek, bu tip bir çalışmanın önemi ortaya çıkıyor.

Kaynaklar

1.      BBC News Health

2.      Telegraph

Haber: Necdet Ersöz

1 yorum:

  1. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil

Soru ve görüşlerinizi yapıcı üslûp dahilinde lütfen bildiriniz.